17 Ağustos 2014 Pazar

Alexander Alekhine


Rahmetli Türkiye Şampiyonu Ali İpek şöyle espri yapardı. "Keşke soyadım Ekin olsaymış. O zaman ben de Ali Ekin (Alekhin) olurdum. Beklenmedik şekilde hocası, ustası Capablanca'yı yenen Alekhine satranç tarihine damga vuran bir oyuncu oldu. Maç yapmadan önce Capablanca "Satranç Makinesi" olarak anılıyordu. Alekhine ise genç bir satranççıydı. Ne var ki şampiyonluk maçına Alekhine çok iyi hazırlanmıştı ve karşılaşma öncesinde şöyle dedi: "Ben 6 oyunu nasıl kazanacağımı bilemiyorum ama Capablanca'nın 6 oyunu nasıl kazanacağını hayal bile edemiyorum." Gerçekten de Alekhine maçı kazandı ve ölene kadar da unvanı elinde tuttu.

İstanbul Satranç Derneği'nde oyuncular güzel hamle yapınca "Alexaaandııır Alekhine" diye zaman zaman bağırırlardı. Gerçekten de Alekhine'in kombinezon kitaplarına giren o kadar net kazancı vardır ki...

Alekhine satranca tutkuyla bağlıydı. Hem inanılmaz bir yeteneği vardı hem de çalışma tutkusu. Capablanca için aynısı söylenemez; doğal bir yetenek ama çok az çalışma. Ve çalışma artı yetenek sadece yeteneği yendi.

Capablanca'nın oyunsonu tekniğinin mükemmel olduğu söyleniyordu. Alekhine bunun böyle olmadığını gösterdi. Dvoretsky'nin bir kitabında Capablanca'nın zaafı çok güzel anlatılmıştır. Capablanca iyi konumlarda pek çok zaman manevralar ve bekleme hamleleriyle rakibin hatasını beklemektedir. Güçsüz oyuncular bu tuzağa sıklıkla düşerler ama Alekhine bu durumu kötü konumlardan kurtulmak için fırsat olarka kullanır. Capablanca direk girişimde bulunmayıp işi uzatınca Alekhine güçlü savunmayla oyunları kurtarır.

Kasparov'un ilk kitaplarından biris Alekhine'in kitabıdır ve onun gibi bir oyuncu olur. Saldırgan, dinamik, açılışlara önem veren oyuncu. Karpov ise kitapçıda Capablanca'nın kitanı bulur. O da Capa stiline sahip olur.

Alekhine bir otel odasında ölü bulunur. Çok sevdiği unvanını yanında götürmüştür.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder